Soğuk Algınlığı Bitkisel Tedavi
Temmuz 10, 2019Soğuk algınlığı hastalıklarından korunmada ve bu hastalıkların tedavisinde kullanılabilecek droglar dört grupta toplanabilir.
Droglardaki Alkol Yerine Çözücü Olarak Sirkede Kullanılabilir…
Bağışıklık sistemi (immün sistem) üzerinde etkili droglar:
Vücudumuza zarar verebilecek antijenleri tanıyan ve yoketmeye çalışan organların ve hücrelerin bütününe (bademcikler, timus bezi, dalak, lenf sistemi, akyuvarlar..) “bağışıklık sistemi” denir.
Bu sistem vücudu hastalıklardan korur, hastalık ortaya çıktığında ise iyileşmeyi sağlar. Pekçok bitki de bağışıklık sistemini korur, uyarıp kuvvetlendirir. C vitamini bakımından zengin bitkiler (kuşburnu, biber, turunçgiller vs.), soğan, sarımsak, zencefi l, ekinazya, ceviz, Çin geveni, çörekotu, hidrastis, kedipençesi ve Sibirya ginsengi bunlardandır.
Uçucu (eterik) yağ içeren droglar:
Uçucu yağ içeren droglar veya uçucu yağlar, antiseptik3ve ekspektoran etkileri dolayısıyla soğuk algınlığı hastalıklarında ilk akla gelen ilaçlardır.
En çok kullanılan uçucu yağ bitkileri şunlardır:
adaçayı, anason, kekik, lavanta, mersin, nane, okaliptus, rezene.
Uçucu yağ içeren droglardan veya uçucu yağlardan üç şekilde faydalanılır:
Ağızdan (dahilen) kullanım: Uçucu yağ içeren drogların ekstrelerinden hazırlanan tablet, şurup, damla gibi preparatlar dahilen, alışılmış dozlarda kullanıldığında yan etki göstermez.
Yüksek dozda alınan çam ve okaliptus yağları böbreklere, kekik yağı karaciğere zarar verebilir.
Buğu (inhalasyon): Uçucu yağlar su buharıyla sürüklenme özelliğine sahip olduğu için sıcak suya ilave edilince ortama yayılır ve nefes yoluyla alınmasıyla mümkün olur.
Buğu, sıcak suya uçucu yağ damlatmak veya uçucu yağ içeren droğu doğrudan suya koymak suretiyle hazırlanır. Alkollü solüsyon ve merhem formundaki uçucu yağ preparatları da aynı maksatla kullanılabilir. Sentetik burun damlaları yerine uçucu yağ buğuları tercih edilebilir. Buğu tatbikinde şu hususlara dikkat edilmelidir:
– Su, cildi yakmayacak sıcaklıkta olmalıdır.
– Uçucu yağlar tahriş edici olduğu için buğu sırasında özellikle gözler korunmalıdır.
– Çocuklarda ve yaşlılarda doğrudan tatbikten kaçınılmalı, buğu hastanın odasına önceden yerleştirilerek ilacın odaya dağılması sağlanmalıdır. Böylece, uçucu yağ konsantrasyonu seyreltilmiş olur.
– Alerjik bünyeli ve astımlı kişiler buğu yapmamalıdır.
– Mentollü preparatlar bebeklerde ve iki yaşın altındaki çocuklarda solunum dolaşım sistemi hasarına sebep olabileceği için kesinlikle kullanılmamalıdır.
Masaj: Uçucu yağlı merhemlerle göğsün ve sırtın ovulması soğuk algınlığı hastalıklarının tedavisinde çok faydalıdır.
Bu uygulamayla cilde kan toplanır, vücut ısınır, terleme meydana gelir, böylece toksinler atılır.
Bu merhemler emziren kadınlarda göğüs çevresine sürülmemelidir.
Uçucu yağlarla hazırlanan bir soğuk algınlığı merhemi şöyledir :
Adaçayı yağı 2 ml
Nane yağı 2 ml
Okaliptus yağı 2 ml
Vazelin 50 gr
Müsilajiçeren droglar:
Yumuşatıcıetki gösteren bu droglar solunum yolu mukozasını korur ve tahriş edici öksürüğe iyi gelir.
Müsilajlı droglarla infüzyon Aynı oranlarda azaltılıp çoğaltılabilir
Zamk gibi suda şişerek kıvamlı çözelti oluşturan ama zamktan farklı olarak yapıştırıcı olmayan maddeler
Çayı yapılacak drogların yaprak, çiçek gibi narin kısımları kullanılacaksa ince bir şekilde hazırlanırken ısıtma yapılmaz. Drog veya drog karışımının üzerine soğuk su ilave edilir, bir süre bekletilir, arada sırada çalkalanır, süzülür, soğuk olarak veya hafifçe ısıtılarak içilir. Bu işleme “maserasyon” adı verilir.
Müsilaj içeren droglardan bazıları şunlardır: ebegümeci yaprağı, hatmi kökü, ıhlamur çiçeği, keten tohumu, mürver çiçeği, sığırkuyruğu çiçeği. Ihlamur gibi müsilaj oranı çok yüksek olmayan droglar düşük sıcaklıkta masere edilebilir.
Saponin içeren droglar: Antifl ojistik ve ekspektoran etki gösteren bu droglar özellikle bronşit ve sinüzit tedavisinde kullanılır. Saponin içeren droglardanbazıları şunlardır:
çam yapraklarıve tomurcukları,
çöven kökü, çuhaçiçeği kökü, duvar sarmaşığı yaprağı,
hercai menekşe çiçeği, meyan kökü.
Soğuk algınlığı hastalıklarını önlemek mümkündür. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olanlar, risk grupları (okul, hastahane gibi kalabalık yerlerde bulunanlar), salgın durumlarında herkes, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek, temiz hava solumak, günde 0.5-1 gr C vitamini almak, aşağıdaki üç çay reçetesinden birini hazırlayıp gün boyu içmek suretiyle bu hastalıklardan korunabilir;
Kuşburnu meyvesi (çekirdeksiz) 20 gr
Melisa yaprağı 20 gr
Mürver çiçeği 20 gr
Ahududu yaprağı 40 gr
Gül hatmi çiçeği 20 gr
Papatya çiçeği 20 gr
Ihlamur çiçeği 25 gr
Melisa yaprağı 25 gr
kıyılır, kabuk, kök, yumru gibi sert kısımları kullanılacaksa uygun irilikte parçalar haline getirilir, infüzyon kabına (sıradan bir demlik de olabilir) alınır, üzerine kaynar sıcak su ilave edilir, kabın ağzı kapatılır, su banyosunda veya hafif ateşte 5 dakika tutulur, ılıklaşıncaya kadar bekletilir, temiz bir tülbentten süzülür. İnfüzyonlar genellikle %2 oranında hazırlanır; yani 2 gr drog veya drog karışımı için l00 ml su kullanılır.
İltihap giderici
Papatya çiçeği 10 gr
Böğürtlen yaprağı 20 gr
Sinirliot yaprağı 20 gr
Kuşburnu meyvesi (çekirdeksiz) 50 gr
Bu drog karışımlarının herhangi birinden 3 yemek kaşığı alınır, üzerine 1 lt kaynar su ilave edilir, 5 dakika hafi f ateşte ısıtılır, süzülür, balla tatlandırılır (şeker hastaları tatlandırmadan içmelidir), günde 5-6 fi ncan içilir.
Hastalığın ilk belirtileri ortaya çıkar çıkmaz alınacak tedbirlerle ve yatak istirahatıyla hastalık hafif geçirilebilir. Bununiçin yapılabilecekler şunlardır:
Öncelikle ayak banyosu yapılmalıdır.
1 lt kekik çayı ile 0.5 lt atkuyruğu çayı karıştırılır, sıcaklık 37°C’ye düşünce ayaklar bu banyoya sokulur, 10 dakika bekletilir, sonra iyice kurulanır ve önceden ısıtılmış çoraplar giyilir.
Banyonun etkisi, dahilen alınacak ıhlamur veya mürver çayıyla desteklenir. Her iki çay da hastayı terleterek toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Bu maksatla şöyle bir karışım çay da hazırlanabilir :
Sinirliot yaprağı 10 gr
Melisa yaprağı 20 gr
Mürver çiçeği 20 gr
Kuşburnu meyvesi (çekirdeksiz) 30 gr
Bal yeteri kadar
Kekik banyosu yapılabilir. 100 gr
kekik ve 3 lt suyla hazırlanan infüzyon banyo suyuna ilave edilir, suyun sıcaklığı 35°-38°C olunca banyoya girilir,
10-15 dakika kalınır, sonra en az 1 saat dinlenilir.
Ağız-boğaz infeksiyonlarına karşı, adaçayı, kekik veya papatya çayıyla günde 3 defa gargara yapılır.
Aşağıdaki reçeteye göre eczanede hazırlatılankarışımdan 10-20 damla 1 bardak ılık suya ilave ederek gargara yapmak daha etkilidir :
Beşparmakotu tentürü 5 ml
Mirra tentürü 5 ml
Ratanya tentürü 5 ml
Eterli kekik yağı 5 damla
Özellikle nezle başlangıcında, gece yatmadan evvel kekik veya papatya buğusu yapılır ve aşağıda tarifi verilen nezle çayından günde 3 fincan içilir :
Gül hatmi çiçeği 5 gr
Adaçayı yaprağı 10 gr
Söğüt kabuğu 10 gr
Böğürtlen yaprağı 11 gr
Ihlamur çiçeği 14 gr
Mürver çiçeği 14 gr
Papatya çiçeği 14 gr
Kuşburnu meyvesi (çekirdeksiz) 20 gr
Gül hatmi haricindeki droglar karıştırılır, bu karışımdan 3 tatlı kaşığı alınır, üzerine 250 ml su ilave edilip kaynatılır, 5 dakika hafi f ateşte ısıtılır, balla tatlandırılır, gül hatmi çiçekleri ilave edilir, ılıklaşınca içilir.
Soğuk algınlığı hastalıklarında çocukların ateşi yetişkinlerden daha hızlı yükselir. Böyle durumlarda ıhlamur çiçeği ve mürver yaprağı faydalıdır. Aynı irilikte ufalanmış ıhlamur ve mürver karışımından 2 tatlı kaşığı alınır, 100-150 ml sıcak suda 10 dakika bekletilir, ılık içirilir.
Soğuk algınlığı hastalıklarında, özellikle bronşitte öksürüğün tipine göre hazırlanan çaylar tedaviyi destekler ve kişiyi rahatlatır.
Tahriş edici öksürük: Günde 3 defa birer fincan hatmi çayı veya İzlanda yosunu çayı tatlandırmadan içilir veya aşağıdaki iki karışımın herhangi birinden 2 tatlı kaşığı alınarak 250 ml suyla çay hazırlanır, balla tatlandırılıp içilir :
Ahududu yaprağı 20 gr
Hatmi kökü 20 gr
Melisa yaprağı 20 gr
Sinirliot yaprağı 20 gr
Ebegümeci yaprağı 10 gr
Kekik herbası10 10 gr
Mürver çiçeği 10 gr
Öksürükotu yaprağı 20 gr
Ebegümeci çiçeği 20 gr
10 Çiçekli topraküstü kısım
Tahriş edici öksürüğe karşı hatmi şurubu da kullanılır. Bu şurup eczanede hazırlatılabileceği gibi evde de hazırlanabilir. 2.5 gr hatmi kökü orta irilikte doğranır, soğuk suyla yıkanır, cam kavanoza alınır, üzerine 2 ml alkol ve 42 ml su konur, sık sık çalkalanarak 3 saat maserasyonda bekletilir, tülbentten süzülür, isteğe bağlı miktarda şeker ilave edilir ve erimesi için hafifçe ısıtılır, içileceği baman kısık ateşte ılıklaştırılır.
Balgamlı öksürük: Aşağıdaki üç reçeteden herhangi birine göre hazırlanan çay, günde 4-5 defa 1 fi ncan içilir, arzuya göre balla tatlandırılabilir :
Gül hatmi çiçeği 10 gr
İzlanda yosunu 20 gr
Kuşburnu meyvesi (çekirdeksiz) 20 gr
Mürver çiçeği 20 gr
Papatya çiçeği 20 gr
Çuhaçiçeği kökü 30 gr
Rezene meyvesi (kıyılmış) 30 gr
Sinirliot yaprağı 30 gr
Ebegümeci yaprağı 10 gr
Ihlamur çiçeği 10 gr
Kekik herbası 10 gr
Melisa yaprağı 10 gr
Papatya çiçeği 10 gr
Çuhaçiçeği kökü 20 gr
Sığırkuyruğu çiçeği 20 gr
Sinirliot yaprağı 30 gr
Melisa yaprağı 10 gr
Çuhaçiçeği kökü 20 gr
Ihlamur çiçeği 20 gr
Papatya çiçeği 20 gr
Balgamlı öksürükte anasonlu amonyak likörü de oldukça etkilidir. Bu ilaç eczanede hazırlatılmalıdır. 1 gr anason yağı 24 gr alkolde çözdürülür, içine 5 gr amonyak ilave edilir, günde birkaç defa az miktarda suya 20 damla konularak içilir. Şeker hastası olmayan kişiler kesme şekere damlatarak da alabilirler.
(Türk Kodeksi) Boğmaca: Balla tatlandırılmış kekik çayından günde 1-2 defa bir-iki fincan içilir. Gece yatmadan evvel kekik buğusu ve haftada 2-3 defa kekik banyosu yapılır. Boğmacaya karşı kullanılabilecek bir diğer çay reçetesi şöyledir :
Papatya çiçeği 20 gr
Kekik herbası 30 gr
Sinirliot yaprağı 30 gr
Hastalığın seyrinde üç gün içinde farkedilir bir iyileşme olmazsa, yüksek ateş, iltihaplı balgam, şiddetli baş ağrısı gibi belirtiler varsa bakteriyel infeksiyondan şüphelenmeli ve hekime gidilmelidir.
Sağlık Çevre Kültür Dergisi